Borderline kişilik bozukluğu dürtüsellik ve kararsızlık ile karakterize bir sorundur. Diğer adı ise sınırda kişilik bozukluğudur. “Sınırda” kelimesi, psikozun sınırında olmaktan kaynaklanır. Yaşanan kararsızlık duygularda ve benlik kavramında görülmektedir. Borderline kişilik bozukluğuna sahip kişiler terk edilmekten korkarlar ve bu sebeple kendilerine yakın olanlara yapışırlar. Karşılarındakilerden onay isterler. Borderline kişilik bozukluğu yaşayan kişilerde görülen diğer durumlar şunlardır: umutsuzluk, öfke patlamaları, şiddetli ruh hali değişimleri, paranoyalar, benlik kavramında alt üst oluş, kendine zarar verme, intihar.
Hem ruh halinde hem de ilişkilerde görülen istikrarsızlık bu bozukluğun temel bir özelliğidir. Kişi karşısındakine yoğun bir sevgiyle övgüler yağdırmak ile yoğun eleştiri ve suçlamaya geçerek geniş bir ruh hali değişimine sahip olabilir. Öfke anlarında karşısındakine toplum içinde bağırma, vurma, kendine zarar verme görülebilir. Ayrıca reddedilmekten duyulan korku ile karşısındakini manipüle etme ve yapışkanlık gibi davranışlar görülebilir.
Borderline kişilik bozukluğunun belirtileri nelerdir?
Gerçek ya da hayali terk edilmeyi önlemek için çılgınca çabalar göstermek.
Bir insanı idealleştirme (gözünde aşırı büyütme, göklere çıkarma) ile yerin dibine sokma uç duyguları arasında gidip gelmekle karakterize edilen istikrarsız ve yoğun ilişkiler yaşamak.
Kimlikte bozulma: belirgin ve sürekli olarak kararsız bir kendilik imajına ve benlik duygusuna sahip olmak.
Kendine zarar verme potansiyeli olan alanlarda dürtüsellikler yaşama. Örneğin: para harcama, cinsellik, madde kötüye kullanımı, aşırı yemek yeme, dikkatsiz araba kullanma.
Tekrarlayan kendine zarar verme ve intihar davranışları gerçekleştirmek.
Ruh halinde kararsızlıklar olması: sinirlilik, kaygı gibi.
Uygunsuz ve yoğun öfke yaşamak ya da öfkeyi kontrol etmekte zorluk yaşamak.
Kronik boşluk hissi yaşamak.
Geçici kuşkucu düşüncelere sahip olmak.
Borderline kişilik bozukluğunun nedenleri nelerdir?
Borderline kişilik bozukluğunun kökenleri hala tam olarak anlaşılamamıştır. Ama birçok ruh sağlığı sorununda olduğu gibi bu sorunun yaşanmasının, kişinin genetiği ile çevresi arasındaki karmaşık etkileşimden kaynaklandığını söyleyebiliriz. Örneğin bozukluğun güçlü bir genetik bağlantısı olduğunu biliyoruz çünkü borderline kişilik bozukluğuna sahip kimselerin, bozukluğa sahip olmayan kişilere göre birinci derece akrabalarında bu bozukluğun görülmesi beş kat daha yaygındır. Çevre ve yaşam koşullarının da bu bozukluğa sahip olmayı belirleyebileceğini biliyoruz. Örneğin öngörülemez ebeveyn davranışlarının olmasına karşın çocuk da bu davranışlara ayak uydurur, bununla beraber ebeveynlerinin öngörülemezliği güvensizlik yaşamalarına sebep olabilir. Bu bozukluğu yaşamaya etki eden diğer risk faktörleri şunlardır: çocuklukta ihmal edilmek, fiziksel ya da cinsel istismar yaşamak.
Borderline kişilik bozukluğunun tedavisi var mıdır?
Önceleri borderline kişilik bozukluğunun tedavi edilmesinin neredeyse imkânsız olduğu düşünülmekteydi. Bugün ise durum tam tersi! Uzmanlar borderline kişilik bozukluğuna sahip kimselerin terapiye düzenli katılmalarıyla tedavi edilebileceğini ve yaşamlarını büyük ölçüde iyileştirebileceklerini belirtiyorlar. Burada önemli olan nokta terapinin uzun süreli olacağıdır.
Siz de kendinizin ya da bir yakınınızın borderline kişilik bozukluğu yaşadığını düşünüyorsanız bu konuda Terapi Koltuğu uzmanlarıyla istediğiniz yer ve zamanda görüşebilir ve terapi yardımı almaya başlayabilirsiniz.